GÜNDEM

Anayasa Mahkemesi Suruç kararı: yaşam hakkı ihlali yok

Anayasa Mahkemesi, 34 kişinin hayatını kaybettiği Suruç Patlamasıyla ilgili 13 kişinin yaptığı başvuruyu karara bağladı. Mahkeme, yaşam hakkı ihlali başvurusunu ‘dayanaktan yoksun’ diyerek reddetti.

Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde 20 Temmuz 2015’te Amara Kültür Merkezi’nde toplananları hedef alan DEAŞ’ın canlı bomba saldırısında 34 kişi hayatını kaybetmiş, 100’den fazla kişi de yaralanmıştı. Anayasa Mahkemesi (AYM) patlamaya ilişkin 13 kişi tarafından yapılan yaşam hakkı ihlaline ilişkin başvuruyu karara bağladı.

Yüksek Mahkeme, 8 kişinin iddialarını tüm başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul etmedi. Mahkeme, 4 kişinin yaşam haklarının ihlal edildiğine ilişkin iddialarınsa açıkça dayanaktan yoksunluğu nedeniyle kabul edilemez olduğuna oy birliğiyle karar verdi. Bir kişinin başvurusuysa bu şahsın 2020 yılında ölmesi sebebiyle düştü.

AYM, yaptığı inceleme sonunda şu değerlendirmelere yer verdi:

“Başvurucuların şikayetlerini desteklemek için somut herhangi bir kanıt ortaya koymadan güvenlik güçlerinin DEAŞ üyelerine yönelik sistemli bir ihmalkarlık içinde olduğunu soyut bir biçimde ileri sürdükleri görülmektedir.

Ş.A.A terör netelikli kayıp şahıs olarak güvenlik güçlerince aranmaktadır ancak bu aranmanın sebebi anılan kişinin herhangi bir zaman dilimi içinde olayın gerçekleştiği bölgede ve olay günü toplanan kişilere yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden şüphelenilmesi değil radikal gruplarla terör örgütü kamplarına katılmak için yasa dışı yollardan yurt dışına çıkabilecek olmasıdır.”

Yüksek Mahkeme’nin hükmü ise şöyle:

“Başvurucu Mehmet Şerif Akhamur tarafından ileri sürülen iddiaların incelenmesinin sürdürülmesini haklı kılan bir nedenin kalmamış olması nedeniyle düşmesine (2020’de hayatını kaybetti),

Başvurucular Ceren Çoban, Dilek Kaya, Mehmet Özkan, Nimet Yurtgül, Sultan Yıldız, Ümran Akhamur, Yağmur Şeker Özer ve Yasin Can yönünden başvurunun başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna,

Başvurucular Ali Sadet, Sunay Sadet, Özgen Sadet ve Özge Sadet Semiz’in yaşam haklarının ihlal edildiğine ilişkin iddialarının açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna oybirliğiyle karar verildi.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu